Atatürk ilke ve devrimlerinden, demokrasiden, laiklikten ve insan haklarına dayalı sosyal hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu değerlerinden asla vazgeçmeyeceğiz.
Cumhuriyetimizin kuruluşunun 101’inci yılında, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızı coşku ve gururla kutluyoruz. Bugün, başımız dik ve özgürce yaşadığımız Türkiye Cumhuriyeti, kanla irfanla kuruldu.
Vatanı işgal edilerek tarih sahnesinden silinmek istenen Türk ulusu, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde yedi düvele karşı verdiği Kurtuluş Savaşını zaferle taçlandırdı. Emperyalistlerin hayallerini kursaklarında bırakarak, bugün ikinci yüzyılına giren modern Türkiye Cumhuriyeti’ni tüm dünyaya ilân etti.
Anayasamızda yazıldığı şekliyle “İnsan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti” olan Türkiye Cumhuriyeti, aynı zamanda tarihimizin en kapsamlı toplumsal dönüşüm projesi oldu.
Cumhuriyet, ümmet yerine ulus bilincini; kişi iktidarı yerine halk iradesini; bağnazlık yerine çağdaşlığı getirdi.
Cumhuriyet, tebaa ve kul olmaktan kurtardığı ulusun her ferdini, eşit yurttaş ve devletin gerçek sahibi yaptı.
Demokraside, eğitimde, bilimde, kadın haklarında, kalkınmada, siyasette, ekonomide, laik ve modern yaşam tarzındaki kazanımlarımızın hepsi Cumhuriyet sayesinde gerçekleşti.
Cumhuriyetimizin ilk yüzyılında olduğu gibi bugün de bu kazanımlarımızı hâlâ içselleştiremeyen aymazlar; devlet içinde kadrolaşan tarikatlar ve cemaatler var. Ama bilsin ki, Türk ulusunun çelik iradesi karşısında Cumhuriyet düşmanları emellerine hiçbir zaman ulaşamayacak.
Koşullar ne olursa olsun Türk ulusu Atatürk ilkeleri ve devrimlerinden, demokrasiden, laiklikten ve insan haklarına dayalı sosyal hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu değerlerinden asla vazgeçmeyecek.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.
BASIN KONSEYİ
