BASIN Konseyi’nin ‘2023 Yılı Basın Özgürlüğü Ödülü’ gazeteci Ferit Demir’e dün düzenlenen
törenle verildi.
Pera Müzesi Oditoryumu’nda dün düzenlenen ödül töreni Basın Konseyi Başkanı Pınar
Türenç’in açılış konuşmasıyla başladı. Türenç şöyle dedi.
“Basın Özgürlüğü Gününü, çok önemsiyoruz.
Tüm Dünya’da olduğu gibi, ülkemizde de gazetecilik yolunda büyük mücadele veren,
halkın haber alma hakkının yerine getirilmesi için görev alan, gerçeğin halka
ulaşmasına önem veren gazeteciler, basın özgürlüğünden kuşkusuz vazgeçemezler.
Ne var ki, sadece bir yılda, 2023 yılında
- 563 gazeteci hakım karşısına çıkarıldı.
- 72 gazeteci gözaltına alındı ve gözaltına alınmalar geçtiğimiz hafta da devam edildi.
- Uygulanmaya başlanan dezenformasyon yasası ya da sansür yasasıyla bu tablo
giderek ağırlaşmakta. - Yasaklar, erişim yasaklamaları, kanallara RTÜK MARİFETİYLE getirilen ağır maddi
cezalar, ekran karartmaları yine devam etti. - Soru sormanın bile izne tabi tutulduğu bu süreçte iktidarca akredite olmak öyle her
babayiğit gazetecinin işi değil maalesef.
-On bini aşkın gazetecinin işsiz olduğu BU MESLEK, en ucuz iş kollarından biri haline
getirildi. - Aslında, yıllardır izlenen yol haritasının en temel taşlarından biri böylece yok edildi.
- Türk basını, bu gerçeği ile son bir yılda genel ve yerel olmak üzere iki
önemli demokrasi sınavında iki seçimde görev yapmaya çalıştı.
Yaşanan koşulların da etkisiyle, Dünya’daki 180 ülke içinde Türkiye 165. sıraya
düşerek, utanç karnesini taşımakta.
Nazım’ın dizelerinde dediği gibi.
”teslim olmadan
boyun eğmeden
el etek öpmeden yaşamaktır esas olan…”
Görevini, demokrasinin ışığında yapan cesur gazeteciler ise, dünkü 1 Mayıs’ta
olduğu gibi, yine aşağılayıcı tavırlar ile üzüldüler ama, inanın daha da güçlenerek
çıktılar o zihniyetin arasından.
1 Mayıs’ta meydanlarda hak arayan emekçilere müdahale eden güvenlik güçlerinin
yarattığı olayı izleyen gazetecilere ”SÜPÜRÜN GAZETECİLERİ” talimatının
verilmesini, kabul etmemiz kuşkusuz imkansız.
”SÜPÜRÜN GAZETECİLERİ. BİRAZ DAHA SÜPÜR” talimatıyla gazetecilerin
çalışmasını engelleyen o kişilerin kaçının cezalandırıldığını bugün merak ediyoruz.
Ve bir açıklama bekliyoruz.
Engellemelerin, aslında;
-En temel demokratik hakları yok ettiğini anlamak zorundayız.
-Taksim Meydanı’nın gösteri hakkına kapatılmasıyla, Anayasa mahkemesi
kararlarının hiçe sayıldığını. - Süpürün talimatının, sıkılan biber gazının, halkın haber alma hakkının, kısacası tüm
gerçeği engellediğini. - 1856’dan buyana süregelen işçi hakkı arayışlarının susturulmaya çalışıldığını.
- Parklardan, meydanlardan korkulduğunu.
- Bir kentteki seyahat özgürlüğünün, toplanma ve ifade özgürlüğünün yok sayıldığını,
anlamak zorundayız.
Dünkü 1 Mayıs’ta
Bir meydandan korkup, başka öcü meydan yaratılma gayretkeşliğini yaşadık.
Tarihi boyunca su sıkıntısı çeken ve Roma imparatorluğunun son gerçek imparatoru
VALENS tarafından 4. yüzyılda yapımı tamamlanan Saraçhane’deki VALENS su
kemerinin o muhteşem ihtişamını, on binlerce polis gücüyle gölgelemeye çalıştık.
CUMHURİYETİN BU İKİNCİ YÜZYILININ BAŞINDA,
Emeğin direnişinin kırılması ve halkın haber alma hakkının engellenmesi çabalarını
da tarihe not düştük böylece.
İstanbul’un, o güzelim tarihi su yapısının taşlarının bile isyan ettiğini düşünmeden
edemiyoruz.
Antik dönemin benzerlerinin en büyüğü olan VALENS kemerini, onarımlarla
günümüze dek yaşatmayı başaran Osmanlı sultanlarının da ruhlarının bile bu
ucubeliği hissettiklerini sanıyoruz.
BOZDOĞAN, ya da antik adıyla VALENS SU KEMERİNDE yüzyıllardır bu kadar
TOMANIN, BİBER GAZININ, ONBINLERCE POLİSİN BİRARAYA GELDİĞİ
VAKİ olmamıştı.
Gazeteciler ise, 1 Mayıs’ta, ”süpürülmeye çalışıldıklarını” Saraçhane’de, olaylardaki
talimatların gölgesinde yaşadılar.
Bunu da tarihe not düştük.
SON SÖZÜMÜZ ŞU OLSUN:
Gelecek 1 mayısların ve bizim 3 MAYISLARIMIZIN daha özgürlük içinde
yaşanmasını dilerken, HAKLARI VE YASALARI içine sindiremeyen sistemin de biran
evvel normalleştirilmesini talep ediyoruz.
HEPİMİZİN DAHA AYDINLIK VE DEMOKRATİK İKLİMDE YAŞAMAMIZIN EN
TEMEL HAK OLDUĞUNU YİNELİYORUZ.
TEKRAR HEPİNİZİ SEVGİ, SAYGIYLA SELAMLIYORUM.
PROF. YAMAN AKDENİZ
Törende Prof. Yaman Akdeniz de ‘İnternet Sansürlerinin Basındaki Yıkıcı Etkisi’ konulu bir
konferans verdi. Yaman Akdeniz, yeni uygulamalarla önü açılan internet sansürleri ile
basının hafızasının silindiğini anlattı. Akdeniz, ifade özgürlüğü ve Türkiye’deki
uygulamalardan da örnekler verdi ve bu durumun basının önündeki engeller olduğunu
söyledi.
Daha sonra gazeteci Ferit Demir’e “Basın Konseyi, basın Özgürlüğü Ödülü”, Basın Konseyi
Başkanı Pınar Türenç tarafından verildi. Ferit Demir de yaptığı konuşmada, Anadolu’da
gazeteci olmanın zorluklarını anlattı. Demir, “Aba bütün zorluklara rahmen bu mesleği
yapmaya devam edeceğiz” diye ekledi.
Törene çok sayıda gazeteci, akademisyen, siyasetçi ve STK temsilcilerinin yanısıra Basın
Konseyi Yüksek Kurul üyeleri de katıldı.
ÖDÜLÜN GEREKÇESİ
Gazeteci Ferit Demir, 2023 yılı şubat ayında Kahramanmaraş merkezli 11 ilde on binlerce
cana mal olan deprem sırasında, günlerce olay mahallinde kalarak yaşananları aktardı.
Resmi makamlardan önce kamerasıyla olay yerinden ekran başındaki milyonlarca kişiye
faciayı bütün boyutlarıyla aktarmayı başardı ve kurtarma çalışmalarına katkı sağladı.
Ferit Demir, bu yılın başlarında da Erzincan’ın İliç İlçesinde yaşanan maden faciasında
gazeteciliğin tüm gereklerini yerine getirerek, her gün toplumu bilgilendirdi. Resmi
makamların gereksiz ve aşırı tepkilerine rağmen, günlerde alanda kalarak gazetecilik
faaliyetlerini aksatmadı, her gelişme onun ağzından Türkiye’ye ulaştı.
Ve Elazığ’daki iki okulda yaşanan kız öğrencilere yönelik istismar olayını da ekranlara taşıdı,
faillerin yakalanmasını sağladı.
Yok edilmekle karşı karşıya bırakılan Anadolu basının gücünü göstermek adına, gazeteciliğin
tüm değerlerini kullanarak sahada başarıya ulaştı. Yerel basının, ulusal basının lokomotifi
olduğu gerçeğini kanıtlayarak, yıllardır başarılı haberleriyle yılmadan ve etik değerlerden
taviz vermeden çalıştı.
Ferit Demir hem ulusal hem yerel basını, halkın haber alma hakkını kullanmasına büyük
katkılar sağlamaya, Halk TV’nin Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölge muhabiri olarak devam
etmekte.
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.