BKYK KARARI 2018-40

REFERANS NO :    2018 – 40

ŞİKAYETÇİ :  Ömer Faruk EMİNAĞAOĞLU

ŞİKAYET EDİLEN:   Ali İhsan KARAHASANOĞLU
                                    Yeni Akit Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü

ŞİKAYET KONUSU:
Yeni Akit gazetesinde 21.10.2018 tarihinde yayınlanan ‘Karanlık kafa yine sahnede’, aynı gazetenin internet sitesinde 19.10.2018 tarihinde yayınlanan ’Küstah Türkçe ezan mesajı’ ve 26.10.2018 tarihinde yayınlanan ‘Türkçe ezan rüyası gören Eminağaoğlu’nu terleten soru’ başlıklı haberlere, Ömer Faruk Eminağaoğlu, şikayette bulunmuştur.
Yeni Akit gazetesinin web sayfasında 19.10.2018 tarihinde yayınlanan ‘Küstah Türkçe ezan mesajı’ başlıklı haberde, şikayetçi Ömer Faruk Eminağaoğlu’nun, Danıştay’ın okullarda ‘Andımızın’ okutulmasını yasaklayan uygulamaya son veren kararıyla ilgili açıklaması konu edilmiştir. Danıştay’ın kararı üzerine Eminağaoğlu’nun ‘şımardığı’, kendisinin ‘İslam düşmanlığıyla bilinen’ olduğu, ‘partisinin diktatörlük dönemlerini özlediği’ ileri sürülen haberde şu ifadeler yer almıştır:
 “İslam ve başörtüsüne olan düşmanlığıyla meşhur, Yargıçlar Sendikası (YARSAV) eski başkanı avukat Ömer Faruk Eminağaoğlu Danıştay’ın ‘Andımız’ hakkında tepki çeken kararından sonra iyice şımardı. CHP’nin Türkiye’de diktatörlüğün dibine vurduğu tek parti yıllarında, insanları ibadet konusunda istediği gibi yönettiği günleri özleyen Eminağaoğlu skandal bir mesaj paylaştı. Ömer Faruk Eminağaoğlu, Andımız kararını yorumlarken, ‘Andımıza kavuşmuşken elbette hiç kuşkusuz ki, ‘…bir gün Türkçe ibadete, Türkçe ezana da… diyelim’ ifadesini kullandı.”
Yeni Akit gazetesinin 21.10 2018 tarihli nüshasında birinci sayfadan ‘Karanlık kafa yine sahnede’ başlığıyla verilen ve web sayfasında da yer alan haberde, Ömer Faruk Eminağaoğlu’nun yine ’Andımız’ ile ilgili Danıştay kararıyla ilgili açıklaması gündeme getirilmiş, buna tepki gösteren kişilerin açıklamalarına yer verilmiştir. Şikayetçi Eminağaoğlu için burada da ‘başörtüsü düşmanlığı ile bilindiği’ ileri sürülmüş ve ara başlıkta da ‘Karanlık kafa’ ifadesi kullanılmıştır.
Şikayet edilen gazetenin web sayfasında 26.10.2018 tarihinde yayınlanan ‘Türkçe ezan rüyası gören Eminağaoğlu’na Müfit Yüksel’den terleten soru’ başlıklı haberde, Müfit Yüksel’in Twitter hesabından Türkiye’deki kiliselerde Latince ibadet edildiği belirterek ‘‘Bunlara da ‘Türkçe ibadet edin’ diyor musunuz?’ paylaşımına yer verilmiştir. Söz konusu tweet metninde olmamasına karşın haberde yine şikayetçi için ‘İslam ve tesettür düşmanlığı ile bilinen’, ‘kafatasçı’ ifadelerine yer verilmiştir.
Şikayetçi başvurusunda, şikayet edilen haberlerde geçen kendisine ait ifadelerinin, sosyal medyada yer bulan söyleşi ve makalelerinde yer aldığını; kendisiyle görüşülmeden ve çarpıtılarak haber yapıldığını belirtmiştir. Laik hukuk düzenini ortadan kaldıracak eylemlere karşı ulusal ve uluslararası alanda mücadele veren bir kişi olduğunu belirten şikayetçi şöyle demiştir:
“Hukukun üstünlüğü için birçok makale ve yazı yazan, yine birçok etkinlik, konferans, konuşma ve söyleşi yapan, bunları sürdüren bir kişiyim. Bu çalışmalar, din ve vicdan özgürlüğünün kendi alanı dışına taşmadan kullanılabilmesi, bütün insan hakları gibi bu hakkın da kendi alanı içinde etkin kullanılabilmesi, kendi alanı dışına taşmaması, laik hukuk düzeninin korunmasına yöneliktir.”
Başvurusunda her 3 haberde de kendisine yönelik aşağılayıcı, hakaret ve iftira niteliği taşıyan ifadeler kullanıldığını, kişiliğine saldırıldığını ve hedef gösterildiğini savunan şikayetçi, Yeni Akit sorumluları hakkında Basın Meslek İlkeleri’nin 1, 2, 4, 6, 13 ve 14’üncü maddelerini ihlalden işlem yapılmasını talep etmiştir.
UZLAŞMA VE DİĞER KONULAR
Şikayet başvurusu, şikayet edilen Yeni Akit gazetesi sorumlu yazı işleri müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu’na 23 Kasım 2018 günü hem e-mail, hem posta ile gönderilmiş, posta ‘alındı’ belgesi gelmiştir. Ali İhsan Karahasanoğlu, yanıt vermemiş ve taraflar arasında uzlaşma sağlanamamıştır. Ancak şikayet edilen Ali İhsan Karahasanoğlu, 5 Aralık 2018 günü köşesinde ‘Ergenekon yok mu dediniz?’ başlıklı yazısında Basın Konseyi’nin bu şikayetle ilgili bildiriminin kendisine ulaştığını; ciddiye almadığı için zarfı açmadan çöpe attığını; ancak internet ortamında ulaştırılan şikayet başvurusunu okuduğunu belirtmiştir.
Basın Konseyi ve Yüksek Kurul üyeleri hakkında olumsuz ifadeler kullanan Karahasanoğlu, aynı şekilde şikayetçi için de yine bir dizi iddialarda bulunmuştur. Karahasanoğlu ‘Ergenekon yok mu dediniz?’ başlıklı bu yazısında, yargının Ergenekon diye bir örgütün olmadığına ilişkin kararına çok üzüldüğünü ortaya koymuştur.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ
Şikayetçi Ömer Faruk Eminağaoğlu, kamuoyunun yakından tanıdığı ve bir dönem Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) başkanlığı görevinde bulunan; hukukçu olmanın yanında, siyasi bir kişiliktir. Ağırlığı hukuki konular olmak üzere görüşlerini çeşitli mecralarla kamuoyuna ulaştırmakta, konferanslar vermekle, gazetelerde ve dergilerde makaleler yazmaktadır.
Nasıl ki demokratik bir toplumda kendisi görüşlerini rahatlıkla açıklama, kişi ve kuruluşları eleştirme hakkına sahipse; başkalarının da kendisini eleştirme hakkı vardır. İfade özgürlüğü herkes için geçerlidir. Hatta kamuoyunca tanınan bir hukukçu ve siyasi kişilik olarak, ne kadar sert de olsa eleştirilere sıradan insanlardan daha fazla saygı göstermek ve katlanmak durumundadır.
Şikayet konusu haberlerde, şikayetçinin Danıştay’ın ‘Andımız’ konusunda aldığı karar ve ‘Türkçe ezan’ konusundaki görüşleri konu edilmiştir. Habere konu açıklamaları ve yazdığı makaleler medyada yer almıştır. Bu ifadeleri görüşleri kamuoyuna yansıdığı için, kendisiyle görüşülmeden de haber yapılmasında ve eleştirilmesinde etik açıdan bir sorun bulunmamaktadır.
Ancak şikayet edilen haberlere atılan suçlayıcı başlıklar ve spotlar; haber metinlerinde şikayet edilen için tekrar tekrar kullanılan ‘İslam düşmanı’, ‘karanlık kafa’, ‘karanlık kafa sahnede’, ‘İslam ve başörtüsü düşmanlığı ile meşhur’, ‘İslam ve tesettür düşmanlığı ile bilinen’, ‘kafatasçı’ ifadelerinin eleştiri olduğu söylenemez. Bu ifadeler ve tanımlamalar şikayetçiyi aşağılamanın ve ona hakaret etmenin yanı sıra; kin ve nefret içermekte ve şikayetçiyi hedef göstermeye yöneliktir. Üstelik şikayet edilen yayan organının geçmişte bu tür yayınlarının, hedef gösterilen kişilere ve kuruluşlara fiili saldırılara yol açtığı da bilinmektedir.
Basın Konseyi Yüksek Kurulu tarafından şikayet konusu haberlerle ilgili ayrıntılı tartışma ve değerlendirme sonunda üç haberde de Basın Meslek İlkeleri ihlali olduğuna;
Basın Meslek İlkeleri’nin “Yayınlarda hiç kimse ırkı, cinsiyeti, yaşı, sağlığı, bedensel özrü, sosyal düzeyi ve dini inançları nedeniyle kınanamaz, aşağılanamaz” şeklindeki 1’inci maddesi ile
‘Kişileri ve kuruluşları eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşüren, aşağılayan veya iftira niteliği taşıyan ifadelere yer verilemez’ şeklindeki 4’üncü maddesin ihlal edildiğine OYBİRLİĞİ ile
“Şiddet ve zorbalığı özendirici, insani değerleri incitici yayın yapmaktan kaçınılır’ şeklindeki 13’üncü maddesinin ihlal edildiğine OYÇOKLUĞU ile karar verildi.
Netice olarak Yüksek Kurul’da yapılan oylamada oy çokluğu ile Yeni Akit Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu hakkında ‘Kınama’ kararı verilmiştir.

Basın Konseyi heyeti, Ulu Önderimiz Atatürk’ün vefatının 86. yıldönümü nedeniyle özel izinle Anıtkabir’i ziyaret programı gerçekleştirdi.
Haberler

BASIN KONSEYİ HEYETİ ANITKABİR’İ ZİYARET ETTİ

Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, Anıtkabir Özel Defteri’ne yazdığı mesajda “Aziz Atatürk. Bir asır önce, ‘Basın milletin müşterek sesidir. Basın özgürlüğünden doğacak mahzurların giderilme vasıtası yine basın özgürlüğüdür’ demiştiniz. Ne var ki milletin ortak sesi ve kuvveti, rehberi olduğunu söylediğiniz basının, bir takım güçlerce kuşatma altına alındığını size şikâyet etmek istiyoruz” ifadelerine yer verdi. […]

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın