BKYK KARARI 2020-37

BASIN KONSEYİ, ŞALOM GAZETESİ HAKKINDAKİ BAŞVURUDA ‘ŞİKAYETİN YERSİZLİĞİ’ KARARI ALDI

YÜKSEK KURUL KARARI

DOSYA NO                      :  2020- 37

KARAR TARİHİ : 04.11.2020

ŞİKAYET EDEN              : Selim TOKGÖZ
(Üniversiteler Mahallesi Dumlupınar Bulvarı 151A ÇANKAYA / ANKARA)

ŞİKAYET EDİLENLER   :1) Prof. Dr. Sema KALAYCIOĞYU

2) Virna BANASTEY (Şalom Sorumlu Yazı İşleri Müdürü)
(Meşrutiyet Mah. Halaskargazi Cad. No: 94  Maya Apt. Da: 20-22 ŞİŞLİ / İSTANBUL)

ŞİKAYET KONUSU         :

Şalomgazetesinde 16.09.2020 tarihinde Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu imzasıyla yayımlanan “Ateşle oynayan ‘Perfide Albion (İngiliz Kalleşliği)” başlıklı yazıda İngiliz ulusunun ‘ahde vefası olmayan bir millet’ olarak gösterildiğini ve ‘kalleş’ nitelemesi yapıldığı gerekçesiyle şikayette bulunulmuştur.

Şikayetçi Selim Tokgöz, 21.09.2020 tarihinde gönderdiği şikayet başvurusunda, The Guardian gazetesine göre Türkiye’de 34 bin İngiliz vatandaşının yaşadığını savunarak şu ifadelere yer vermiştir:

Gözlem Yayıncılık’a ait olan Şalom Gazetesi’nin 16.09.2020 tarihli haberinin bir kopyası ektedir. Yazar ‘kalleş’ nitelemesini bütün bir ulus için kullanmıştır. ‘Ahde vefası olmayan bir millet’ ifadesiyle sözü edilen ahlaksız davranışı kişi ayırt etmeksizin bütün bir İngiliz ulusuna yakıştırmıştır.”

Söz konusu yazının hakaret içerdiğini ve Türk Ceza Yasası’na göre suç olduğunu savunan şikayetçi, bunun dava konusu yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın Basın Konseyi’nce Basın Meslek İlkeleri açısından da değerlendirilmesi talebinde bulunmuştur.

Başvuruda, Basın Konseyi’nin bir Yunan gazetesini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için küfürlü manşet attığı için kınadığına da yer verilerek, şikayet edilenler hakkında Basın Meslek İlkeleri’nin 1’inci maddesini ihlalden işlem yapılması istenmiştir.

UZLAŞMA ÖNERİSİ:

Şikayet başvurusu, Şalom Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Virna Banastey ile yazıda imzası bulunan Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu’na 22.09.2020 tarihinde PTT aracılığı ile ulaştırılmıştır. Posta ‘alındı’ belgesi gelmiştir.

Şikayet edilenler, Genel Sekreterlik bildirimine verdikleri yanıtta uzlaşma talebinde bulunmuştur. Bu durumdan şikayetçi bilgilendirilmiştir. Şikayet edilenlerden Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu’nun, bu yazısıyla ilgili olarak şikayetçiye hitaben kaleme aldığı, bilimsel ve tarihi gerçeklere dayalı 3 sayfalık cevabı, Genel Sekreterlik tarafından Selim Tokgöz’e, ulaştırılmıştır. Ancak şikayetçi Selim Tokgöz, şikayetinin işleme konulmasını istemiştir.

ŞİKAYETÇİNİN YANITI :

Şikayetçi edilen yazıyı kaleme alan Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu, ‘Brexit’ konusunun başından beri Birleşik Krallığın (BK) Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılmasının anlaşmalı olacağı beklentisi ile ilgisini çektiğini belirtmiş, oluşacak yeni bir gümrük birliğinin Türkiye- AB ilişkilerinde hangi ölçüde benzerlik arz edeceğini ve Türkiye ile Birleşik Krallık arasında nasıl bir dinamik yaratacağı ve uygulamanın akademik ilgi odağı olduğunu kaydetmiştir.

Prof. Dr. Kalaycıoğlu’nun yanıtında, Brexit geçiş döneminin sona ermesine kısa süre kala Brüksel- Londra arasında hayati ayrıntıların çözümlenmeyip kördüğüme dönüştüğü; İrlanda ile Kuzey İrlanda arasındaki sınırın açık kalacağı taahhüdüne rağmen Boris Johnson hükümetinin Kuzey İrlanda’nın AB hukukuna tabi olmasına itiraz etmesi ve barışı tehlikeye atmak pahasına Brüksel’i tavize zorlaması; hükümetin etik dışı hareket ettiğinin ülkenin güvenirliğinin tehlikede olduğunun her platformda ve yayında ifade edildiği vurgulanmıştır.

Konunun Türkiye açısından da önemli olduğunu kaydeden Prof. Dr. Kalaycıoğlu, “Eğer BK, AB’den anlaşmasız, ama daha da önemlisi Brüksel ile imzaladığı anlaşmayı ihlal ederek ayrılırsa, Türkiye’nin böyle bir ahde vefası olmayan hükümet ile imzaladığı ve/veya imzalayacağı anlaşmaların geleceğinden emin olunamayacağıdır. Bu konuya dikkat çekmeyi, bir düşünür, bir yurttaş ve bir akademisyen olarak önemli bulduğumu bilmenizi isterim. Özellikle 1963 Ankara anlaşmasına dayanarak, BK da iş kuran ve çalışmaya giden profesyonel Türk vatandaşlarının durumu, AB ile bağlantısı kalmayan BK açısından nasıl yorumlanacaktır?” demiştir.

Şikayetçi Selim Tokgöz’e, yazısını dikkatle okuduğu ve gösterdiği hassasiyetten dolayı teşekkür eden ve konuya ilişkin İngiliz basınından dikkat çekici örnekler veren Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu, şikayet edilen yazısında İngiltere için geçen ‘Kalleşlik’ (Perfide Albion) ifadesinin 13’üncü yüzyıldan itibaren Fransa’da, Birinci Dünya Savaşı’nda da Almanya’da benimsenen ve Avrupa kültürüne ait bir deyim olduğunu savunmuştur.

Prof. Dr. Kalaycıoğlu, şu ifadelere yer vermiştir:

Sadece ve sadece İngiltere ve aynı zamanda güvenilmez insanları da betimlemek için kullanılan bu deyimin Türkçe tercümesinin ‘İngiliz Kalleşliği’olmasına İngilizlerin de itiraz edeceğini sanmıyorum. Bu basit bir tercümedir. Belki ‘hıyanet’ kelimesini kullanabilirdim. Ama benim de oldukça duyarlı dil bilgim, ‘hıyanetin’ tek yönlü, ‘kalleşliğin’ ise iki yönlü ‘yanar-döner, bugün başka-yarın başka’ koşula göre değişen bir davranış biçimi olduğunu düşünmeme sebep olmuştur. Yani ‘hıyanette’ bir kere, ‘kalleşlikte’birçok kere aldatılabilirsiniz. Nitekim sanırım ‘Perfide Albion’ çok kez aldatılmış olmanın Avrupa kültürüne bıraktığı bir mirastır. Ama beğenelim veya beğenmeyelim bunlar benim şahsen sahip olduğum ve illa benimsenmesini istediğim birer önyargı değildir. Özellikle Fransızcada böyle önyargı veya sterio tiplemeler maalesef bulunmaktadır. Bunu benim değiştirmem, bunlara inanmasam da mümkün değildir. Ama şüpheciliğe uzanmayan uyarı veya teyakkuz iyidir. Hele hele bir milletin geleceği söz konusu ise.

‘Ahde Vefası Olmayan’ifadesini Türkçede de sık kullanırız. Söze, anlaşmaya, hatta el sıkışarak söz vermeye gösterilecek sadakat sanırım bizim için de önemlidir.”

DEĞERLENDİRME          :

Şikayet edilen yazı Şalomgazetesinde 16.09.2020 tarihinde Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu imzasıyla yayımlanmıştır. Yazıda İngiltere’nin, Avrupa Birliği’nden ayrılış serüveni; daha da önemlisi ‘Brexit’ sonrası Türkiye- İngiltere arasında özellikle ekonomik ilişkilerin nasıl seyredeceğine ilişkin değerlendirmelere yer verilmiştir.

Yazıyı kaleme alan, alanında tanınan bilim insanıdır ve şikayet konusu yazıda Avrupa Birliği ile İngiltere arasında henüz sonuçlanmayan ‘Brexit’ ile ilgili bilimsel değerlendirmelere yer vermiştir. Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu, Londra- Brüksel arasındaki ‘Brexit’ sürecini anlatılırken, uluslararası ilişkilerde İngiltere’nin tarihi bir perspektif çizmiştir. İngiltere için Avrupa kültürüne yerleşen ‘Ahde vefası olmayan’ ve ‘kalleş’ tanımlamalarını hatırlatmıştır. ‘Brexit’ sonrası İngiltere ile yoğun ekonomik ilişkide olan Türkiye’nin, beklenmediği bir durumla karşılaşabileceğine dikkat çekmiştir.

Şikayet edilen yazıyı kaleme alan Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu, gazeteci değildir, dolayısıyla Basın Konseyi ‘ne Başvuru ve Değerlendirme Yöntemlerine göre hakkında Basın Meslek İlkeleri’ne uygunluk denetimi yapılamaz. Bu durumda şikayet, sadece Şalom Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Virna Banastey yönünden ele alınmalıdır.

Şikayet edilen yazıdaki ‘Kalleş- kalleşlik’ ve ‘Ahde vefası olmayan’ tanımlamalara gelince…. Türk Dil Kurumu’nda KALLEŞ kelimesinin karşılığı, “Sözünde durmayıp bir işin yüzüstü kalmasına yol açan. Birine gizlice kötülük eden.” KALLEŞLİK kelimesinin ‘Kalleş olma durumu. Kalleşçe davranan” olarak geçmektedir. AHDE VEFA karşılığı ise “Devletlerin, katıldıkları uluslararası antlaşmalara devletler hukukuna göre uyma zorunda olduklarını belirten kural” olarak yer almıştır.

Şikayet edilen yazda Avrupa kültürüne mal olduğu vurgulanarak kullanılan bu tanımlamaların, hem tarihi gerçeğin dile getirmesi; hem bilimsel üslup kullanılmış olması; hem de sözlük anlamları dikkate alındığında ‘hakaret’ olarak değerlendirilemez. Şikayet başvurusunda ileri sürüldüğü gibi İngiliz ulusuna değil, İngiltere’nin idarecilerine yöneliktir. Zira uluslararası ilişkileri o ülkeninfertleri değil yöneticileri yönetmekte, dolayısıyla onlar muhatap alınmaktadır. Bu nedenle yazının eleştiri ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerekir.

SONUÇ :

Basın Konseyi Yüksek Kurulu, koronavirüs salgını nedeniyle 04.11.2020 tarihinde video konferansla yaptığı toplantıda, şikayet başvurusuyla ilgili dosyayı görüşmüştür.

Yüksek Kurul üyeleri, yazının bilimsel bir değerlendirme ve şikayet edilen ifadelerin de eleştiri ve ifade özgürlüğü kapsamında olduğuna ilişkin Genel Sekreterlik önerisine katılmıştır. Söz alan üyeler, ‘Perfide Albion- İngiliz kalleşliği’ ifadesinin Avrupa kültürüne mal olduğu ve özellikle uluslararası ilişkilerde çok sık kullanıldığı, yazarın da bu ifadelere hakaret ve aşağılama olarak değil, sadece hatırlatma olarak yer verdiği; ‘Ahde vefası olmayan’ ifadesinin de hakaret ve aşağılama olmadığı görüşünü dile getirmiştir.

Görüşmeler sonunda Yüksek Kurul şikayetin, gazeteci olmadığı için yazıda imzası bulunan Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu açısından değil, sadece Şalom Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Virna Banastey açısından değerlendirilmesi gerektiğini; şikayet konusu yazıda Basın Meslek İlkeleri ihlali olmadığını OY BİRLİĞİ ile saptamıştır.

Yüksek Kurul’da yapılan oylamada:

a) Başvurunun kabulüne,

b) Şalom gazetesinde yayımlanan “Ateşle oynayan ‘Perfide Albion (İngiliz Kalleşliği)” başlıklı yazı nedeniyle Şalom Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Virna Banastey hakkındaki başvuruda, OY BİRLİĞİ ile ‘ŞİKAYETİN YERSİZLİĞİ’ kararı verilmiştir.

Basın Konseyi heyeti, Ulu Önderimiz Atatürk’ün vefatının 86. yıldönümü nedeniyle özel izinle Anıtkabir’i ziyaret programı gerçekleştirdi.
Haberler

BASIN KONSEYİ HEYETİ ANITKABİR’İ ZİYARET ETTİ

Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, Anıtkabir Özel Defteri’ne yazdığı mesajda “Aziz Atatürk. Bir asır önce, ‘Basın milletin müşterek sesidir. Basın özgürlüğünden doğacak mahzurların giderilme vasıtası yine basın özgürlüğüdür’ demiştiniz. Ne var ki milletin ortak sesi ve kuvveti, rehberi olduğunu söylediğiniz basının, bir takım güçlerce kuşatma altına alındığını size şikâyet etmek istiyoruz” ifadelerine yer verdi. […]

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın