BASIN KONSEYİ, SABAH GAZETESİ HAKKINDAKİ ŞİKÂYETTE ‘KINAMA’ KARARI VERDİ
YÜKSEK KURUL KARARI
DOSYA NO : 2022- 35
KARAR TARİHİ : 25.10.2022
ŞİKAYET EDEN : Tezcan Karakuş CANDAN (TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı) Konur Sokak 4/3 YENİŞEHİR / ANKARA
ŞİKAYET EDİLENLER : 1- Şefik ÇALIK (Sabah Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Md.)
Güzeltepe Mah. Mareşal Fevzi Çakmak Cad. B Blok No:29/1/1 EYÜP- İSTANBUL
2- Tolga ÖZLÜ (Sabah Gazetesi muhabiri)
Güzeltepe Mah. Mareşal Fevzi Çakmak Cad. B Blok No:29/1/1 EYÜP / İSTANBUL
ŞİKAYET KONUSU :
SABAH gazetesi ile gazetenin internet sitesinde 7. 9.2022 tarihinde yayınlanan, “Bankamatikçi Karakuş memurluktan atıldı”, “Bankamatik memuruna kötü haber. Memuriyetten çıkarıldı”; 8.9.2022 tarihinde yayınlanan “Tezcan Karakuş 1672 gün rapor almış”; 3.10.2002 tarihinde yayınlanan “Hamaseti bırak aldığın paraları geri öde” ve 5.10 2022 tarihinde yayınlanan “Bankamatikçiyi sordu saldırıya uğradı” başlıklı haberde, Basın Meslek İlkeleri’nin ihlal edildiği iddiasıyla şikâyette bulunulmuştur.
Basın Konseyi’ne 19.9.2022 ve 7.10.2022 tarihlerinde şikâyette bulunan TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, söz konusu haberlerin başlık ve metinleri ile kullanılan kupürlerdeki ifadelerin, haber verme sınırlarını aştığını ileri sürmüştür.
Haberlerin, hakkında kamuoyunda olumsuz algı yaratmak ve itibarını zedelemek amacıyla kurgulandığını savunan şikâyetçi, hukuksuz şekilde alındığını iddia ettiği memuriyetten ihraç kararının da kendisine yönelik linç kampanyasına dönüştüğünü iddia etmiştir. Şikayetçi gerçeğin çarpıtıldığını, Danıştay 1’inci Daire tarafından hakkındaki soruşturma iznini kaldıran kararına rağmen, İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu’nun soruşturma yaparak ihraç kararı verdiği gerçeğinin gizlendiğini vurgulamış; yargı denetimine açık olan ve dava konusu edeceği idari kararın kasıtlı olarak kesin ve değişmeyecek bir karargibi sunulduğunu savunmuştur.
Söz konusu haberlerde kendisine iftira atıldığını, kişilik haklarına saldırıldığını ve hedef gösterildiğini ileri süren şikâyetçi, şikâyet edilenler hakkında Basın Meslek İlkeleri’nin 4, 6 ve 13’üncü maddelerini ihlalden işlem yapılmasını talep etmiştir.
UZLAŞMA ÖNERİSİ :
Şikâyet başvurusu şikâyet edilen Sabah Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Şefik Çalık ve muhabir Tolga Özlü’ye PTT aracılığı ile gönderilmiş, posta ‘alındı’ belgesi gelmiştir.
Şikâyet edilenler, başvurudaki iddialara süresinde yanıt vermemiş ve taraflar arasında uzlaşma sağlanamamıştır.
GENEL SEKRETERLİK GÖRÜŞÜ :
Şikâyet konusu haberler 7- 8 Eylül ve 3- 5 Ekim 2022 tarihlerinde Sabah gazetesinde ve gazetenin internet sitesinde yayınlanmıştır. Haberler özetle şöyledir:
7.9.2022 tarihinde gazetenin birinci sayfasında “Bankamatikçi Karakuş memuriyetten atıldı” başlığı ile yayınlanan haberle birlikte “Etik değerler söz konusu olunca mangalda kül bırakmayan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş, Çankaya Belediyesi’nden hiç işe gitmeden yüzbinlerce lira hortumladı. Karakuş, Sabah’ın ısrarlı yayınları sonucu ballı maaşından oldu. Bakanlık, Karakuş’u memuriyetten çıkarma kararı aldı” spotu yer almıştır. Yine aynı sayfada haberi desteklemek üzere gazetede daha önce yayınlanan “Mimarlar Odası Başkanı bankamatik memuru oldu”, “Tezcan için soruşturma izni istendi”, “Devleti soydu ‘özel hayat’ dedi” başlıklı haberlerin kupürleri de kullanılmıştır. Haber iç sayfada geniş kullanılmış, şikâyetçinin Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı olarak TOGO İkiz Kuleleri davasında taraf olduğu, kulelerin sahibi eski milletvekili Sinan Aygün tarafından ‘işe gitmeden maaş alıp haksız kazanç sağladığı’ gerekçesiyle şikâyet edildiği yazılmıştır. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, aralarında şikâyetçinin de bulunduğu 10 belediye görevlisi hakkında soruşturma izni verdiği anlatılmış, Çankaya Belediyesi’nin soruşturma izninin iptali için Danıştay’da dava açtığı bilgisine de sonucu gizlenerek yer verilmiştir. Şikâyetçinin soruşturma kapsamında İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu’nda savunma yapmasının ardından hakkında ‘memuriyetten çıkarma’ kararı verdiği anlatılan haberle birlikte, şikâyetçiye yönelik ‘yüzbinlerce lira hortumladı’, ‘pişkinliği seçti’ ve ‘ballı maaş tezgâhı’ ifadelerinin yer aldığı haberlerin kupürleri kullanılmıştır.
8.9.2022 tarihinde yayınlanan “Tezcan Karakuş 1672 gün rapor almış” başlıklı ve muhabir Tolga Özlü imzalı haberde şikâyetçinin Çankaya Belediyesi’nde mimar olarak çalışırken raporlu olduğu halde üniversitede ders verdiği; belediyedeki 27 yıllık hizmetinde yaklaşık 4.5 yıl izin ve rapor kullandığının tespit edildiği; rapor ve izinlerin orantısız olduğu; hakkında 2015 yılında mülkiye müfettişlerinin disiplin soruşturması açılmasını istediği ancak belediyenin bu dosyayı işlemden kaldırdığı belirtilmiştir. Bu haberle birlikte yine aynı muhabirin imzasıyla şikâyetçi hakkında daha önce yayınlanan haberlerden “Mimarlar Odası Başkanı bankamatik memuru oldu” başlıklı haberin kupürü kullanılmıştır.
3.10.2022 tarihinde yayınlanan “Hamaseti bırak, aldığın paraları geri öde” başlıklı ve Tolga Özlü imzalı haberde şikayetçinin memuriyetten çıkarılma kararının tebliğinden sonra Çankaya Belediyesi’nden törenle uğurlanması konu edilmiştir. Şikâyetçinin yaptığı konuşmadaki “Bugünden itibaren devlet memuru değilim. Yeminini ettiğim Mustafa Kemal’in memuruyum” sözleri eleştirilmiştir. Haberde bir meclis üyesinin şikâyetçiye yönelik “Milletin emekleriyle millete düşmanlık yapanlar sıkıştıkları noktada Atatürk istismarcılığına soyundu” sözleri de yer almıştır.
5.10.2022 tarihinde birinci sayfadan “Bankamatikçiyi sordu, saldırıya uğradı” iç sayfada “Meclis Zorbaları” başlıklı ve Tolga Özlü imzalı haberde, Çankaya Belediye Meclisi toplantısında şikâyetçinin memuriyetten çıkarılması gündeme gelince CHP’li ve AKP’li üyeler arasında kavga çıktığı anlatılmıştır.
Muhabir Tolga Özlü, şikâyetçi hakkında 16.9.2021 tarihinde “Yalan makinesi bankamatik memuruna soruşturma! Başsavcılık harekete geçti”, 20.9.2021 tarihinde “Tezcan Karakuş hakkında soruşturma”, 20.2.2022 tarihinde “Bankamatik memuru Tezcan pes dedirtti” ve 23.2.2022 tarihinde “Tezcan Karakuş Candan devleti soydu ‘özel hayat’ dedi” başlıklı haberleri de yayınlamıştır. Muhabir16.9.2021 tarihli haberde şikâyetçinin ön incelemedeki savunmasında ‘Belediyedeki görevinin yanında, kamu kurumu niteliğindeki meslek örgütü olan Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanlığı’nı gönüllülük esasına göre yaptığını; üniversitede mimarlık dersleri verdiğini ve aynı anda yürüttüğü 3 kamu görevini idarenin ve sıralı amirlerin bilgisiyle yaptığını’ söylediği yer almıştır. Bu haberler süre aşımı nedeniyle şikâyet konusu edilmese de muhabir Tolga Özlü’nün şikâyete konu haberlerinde bildiği halde şikâyetçinin savunmasına yer vermediğini göstermesi açısından dikkate alınması gerekir.
Şikâyetçi, kamu kurumu niteliğinde meslek örgütü olan Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanlığı görevini yapmakta, başta Ankara olmak üzere Oda’nın görev alanındaki illerde imar usulsüzlükleri, çevre katliamı ve kültürel miras tahribatlarını yargıya taşımasıyla kamuoyunda tanınmaktadır. Taraf olduğu davalardan Ankara’daki Togo İkiz Kulelerinin yıkım kararı alınması sürecinde, şikâyetçinin ‘belediyede göreve gitmeden maaş aldığı’ iddiasıyla inşaat sahibi tarafından savcılığa ve kaymakamlığa şikâyette bulunulmuştur. Önce soruşturma izni verilmemiş, itirazlar ve bir dizi gelişme yaşanmıştır. Bu kez İçişleri Bakanlığı şikayetçi ve başkan dahil Çankaya Belediyesi’ndeki 10 görevli hakkında soruşturma izni vermiştir. Danıştay 1’inci Daire, 18.5.2022 tarihinde ‘soruşturma yapılmasına gerek olmadığı’ kararı vererek bu izni iptal etmiştir. Danıştay’ın kararına ve Anayasanın “Yasama ve yargı organları ile idare mahkeme kararlarına uymak zorundadır” hükmüne rağmen, İçişleri Bakanlığı soruşturmayı sürdürmüş, Bakanlık Yüksek Disiplin Kurulu 6.9.2022 tarihinde şikâyetçiyi memuriyetten ihraç kararı almıştır.
Şikâyetçi kamusal görev yapan ve toplumda tanınan kişidir. Mimarlar Odası Şube Başkanı ve üniversite öğretim görevlisi olarak tanınması bir yana, çalıştığı Çankaya Belediyesi’nde izinsiz göreve gelmediği gerekçesiyle memuriyetten ihracı haber değeri taşır; yayınlanmasında kamusal yarar ve ilgi vardır. Şikâyet edilen haberlerde şikâyetçinin Oda Başkanı olarak yaptığı faaliyetlerin gündeme getirip eleştirilmesinde, memuriyetten ihraç edilmesinin müjde gibi verilmesinde sorun yoktur.
Ancak gazeteci olayları araştırıp gerçeği ortaya çıkarmak ve bunu gizlemeden, bozmadan kamuoyuna aktarmakla görevlidir. Şikâyet edilen haberlerde, şikâyetçi hakkında yargının soruşturma iznini iptal edilmesine rağmen soruşturma yapıldığı; şikâyetçinin savunmasında Belediye, Oda ve Üniversitedeki görevlerini idarenin ve sıralı amirlerin bilgisiyle yaptığını, aynı zamanda kendisine verilen herhangi bir görevi aksattığına ilişkin bir kanıt bulunulmadığını beyan ettiği, muhabir tarafından bilindiği halde haberde gizlenmiştir. Ayrıca yargı denetimine açık ve iptali olası idari karar haberde kesin ve değişmez bir karar gibi sunulmuştur.
Şikâyet edilenlerin bu bilgilere yer vermeden kurguladıkları haberde objektiflikten uzak üslup tercih etmesi; “Bankamatik memuru”, “Bankamatikçi Tezcan” ifadelerini sloganlaştırıp şikâyetçi hakkında kamuoyunda olumsuz algı yaratacak şekilde yorum yapması, gazetecinin eleştiri ve ifade özgürlüğü olarak kabul edilebilir. Ancak şikâyetçiye yönelik ‘Yüzbinlerce lira hortumladı’, ‘Devleti soydu özel hayat dedi’, ‘Pişkinliği seçti’, ‘Ballı maaş tezgâhı’ ve ‘Hamaseti bırak, aldığın paraları geri öde’ ifadeleri eleştiri ve ifade özgürlüğü sınırları aşan, hakaret ve suç isnadı ifadelerdir.
Kamusal görev yapan ve toplumda tanınan kişiler, ağır ve sarsıcı eleştirilere tahammül göstermek durumunda olsalar da hakarete ve suçlu ilan edilmeye katlanmaları beklenemez. Şikâyet edilen haberlerde, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu yöneticisi olan şikâyetçinin mesleki kariyeri ve toplumdaki saygınlığının hedef alınması, kişilik haklarına saldırılması, hakaret edilip aşağılanması açık etik ihlali oluşturmuştur.
Açıklanan bu nedenlerle, şikâyet edilenlerin Basın Meslek İlkeleri’nin “Kamusal bir görev olan gazetecilik, ahlaka aykırı özel amaç ve çıkarlara alet edilemez. Gazeteci halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkını gözetir” şeklindeki 3’üncü; “Kişileri ve kuruluşları eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşüren, aşağılayan veya iftira niteliği taşıyan ifadelere yer verilemez” şeklindeki 4’üncü maddelerini ihlal ettiği kanaatindeyiz. Basın Meslek İlkeleri’nin 3 ve 4’üncü maddelerini ihlal ettikleri gerekçesiyle şikâyet edilenler hakkında KINAMA kararı alınmasını öneririz.
YÜKSEK KURUL’UN DEĞERLENDİRMESİ :
Basın Konseyi Yüksek Kurulu şikâyet başvurusunu, 25.10.2022 tarihinde yaptığı toplantısında görüşmüştür. Genel Sekreterlik raporunun sunumunun ardından, toplantıya katılma talebinde bulunan şikâyetçi Tezcan Karakuş Candan salona davet edilmiş ve Yüksek Kurul üyelerince dinlenmiştir.
Şikâyetçi önce haberlere konu olan Çankaya Belediyesi’ndeki memuriyeti ve İçişleri Bakanlığı’nca memuriyetten çıkarılma sürecini anlatmıştır. Kararın siyasi amaçlarla alınan hukuksuz karar olduğunu savunan şikâyetçi, memuriyetten çıkarma kararı alınabilmesi için kendi kurumunun (belediye) soruşturma yapması gerektiğini, ancak buna uyulmadığı gibi İçişleri Bakanlığı’nın kendisi hakkındaki soruşturma iznini iptal eden yargı kararının da çiğnediğini ileri sürmüştür. Şikâyetçi, soruşturma izninin iptaline ilişkin Danıştay’ın 18.5.2022 tarihli kararı ile İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu’nun 6.9.2022 tarihinde aldığı memuriyetten çıkarma kararını ve ilgili belgeleri de sunmuştur.
Yüksek Kurul üyeleri şikâyetçiye, memuriyetten çıkarılmasına gerekçe olan ‘izinsiz işe gitmediği ve imza atmadığı’ iddiasıyla ilgili soru yöneltmiştir. Şikâyetçi bu soruya “İzinsiz ve özürsüz işe gitmemek diye bir şey söz konusu değil. Belediyede görevliyim, Anayasal kurum olan Mimarlar Odası Şube Başkanıyım. Belediye Başkanı onayı ile üniversitede de görev yapıyorum. İşyerim bana bu 3 görevi vermiş, projeler hazırlayıp uyguluyoruz. Ben proje yöneticisi olarak dışarıda da bulunuyorum. Bu nedenle işyerim bana geliş gidişte ‘imzasını aramıyorum’ diyor” yanıtını vermiştir. Memuriyetten çıkarılma kararını yargıya taşıyıp taşımadığı sorusu üzerine görevine dönmek için ne gerekiyorsa yaptıklarını/yapacaklarını söyleyen şikâyetçi, cevap ve düzeltme talebinde bulunup bulunmadığı sorusuna da daha önceki talepleri karşılanmadığı için cevap yazısı göndermediklerini söylemiştir.
Şikâyetçi, tek merkezden verilen talimatı uygulayan yayın organlarının kendisine yönelik gerçek dışı haberler yayınlandığını, aynı manşetleri atarak linç kampanyası yürüttüğünü ileri sürmüştür. Bu yayın kuruluşlarından biri olan Sabah gazetesi olduğunu söyleyen şikâyetçi, yayınladığı şikayete konu haberlerde kendisine suç isnadında bulunulduğunu, kişilik hakları ve toplumdaki saygınlığının yanı sıra iş yaşamına ve kişilik haklarına saldırıldığını söylemiş ve başvurudaki taleplerini yinelemiştir.
Şikâyetçinin toplantıdan ayrılmasının ardından Yüksek Kurul dosyanın müzakeresine geçmiştir. Söz alan üyelerin tamamı, Genel Sekreterlik raporunda şikâyet konusu haberlerde etik ihlali olduğu tespitini ve gerekçelerini isabetli bulmuştur. Üyeler, raporda Basın Meslek İlkeleri’nin ihlali söz konusu maddeler ve şikâyet edilenler hakkında alınacak karar önerisi ile ilgilifarklı görüş bildirmiştir.
Yüksek Kurul önce ihlal edilen maddeleri tartışmıştır. Basın Meslek İlkeleri’nin 4’üncü maddesinin ihlal edildiği konusunda ittifak sağlanırken, çoğunluk 3’üncü maddenin ihlalinin söz konusu olmadığını ve onun yerine 6’ncı maddenin ihlal edildiği yönünde karar alınmasını talep etmiştir. Bazı üyeler 3’üncü maddenin ihlalinin de söz konusu olduğunu söylemiştir.
Şikâyet edilenler hakkında alınacak karar konusunda da üyeler ayrışmıştır. Bazı üyeler ‘uyarı’ kararının yeterli olacağını söylerken, çoğunluk ihlalin ağırlığı nedeniyle ‘kınama’ kararı alınmasının uygun olacağı görüşünü savunmuştur.
SONUÇ :
Müzakerenin tamamlanmasının ardından yapılan oylamada Yüksek Kurul, şikâyet edilen haberlerde Basın Meslek İlkeleri’nin “Kişileri ve kuruluşları, eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşüren, aşağılayan veya iftira niteliği taşıyan ifadelere yer verilemez” şeklindeki 4’üncü;
“Soruşturulması gazetecilik olanakları içinde bulunan haberler, soruşturulmaksızın veya doğruluğuna emin olunmaksızın yayınlanamaz” şeklindeki 6’ncı maddelerinin ihlal edildiğini OY BİRİLĞİ ile saptamış; şikâyet edilenler hakkında OY ÇOKLUĞU ile ‘KINAMA’ kararı almıştır.
Şikâyet edilen Sabah gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Şefik Çalık ve muhabir Tolga Özlü haklarında, Basın Meslek İlkeleri’nin 4 ve 6’ncı maddelerini ihlalden OY ÇOKLUĞU ile ‘KINAMA’ kararı alınmasına karar verilmiştir.