Gazeteci Sedef Kabaş bugün 02.00 sıralarında, bir televizyon kanalındaki sözlerinin Cumhurbaşkanı’na hakaret suçu teşkil ettiği iddiasıyla gözaltına alınmış ve 19.00 sıralarında çıkartıldığı Sulh Ceza Hakimliği’nce tutuklanmıştır.
Venedik Komisyonu’nun ve Avrupa Konseyi organlarının, Cumhurbaşkanına hakaret suçunu düzenleyen TCK 299. Maddesinin düzenleme ve uygulama olarak sorunlu olduğunu belirtmesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin de 19 Ekim 2021 tarihli Vedat Şorli başvurusunda (TCK 299. maddesi konusundaki eski içtihatlarına da atıf yaparak) bu hususa açıkça değinmesi karşısında, Sedef Kabaş’a uygulanan tutuklama tedbirinin evrensel hukuka aykırı olduğu konusunda şüphe bulunmamaktadır. Tutuklama tedbirini düzenleyen Ceza Muhakemesi Kanunu’nda da tutuklama için aranan şartların gerçekleşmediği ve bu yönüyle kararın iç hukuka da aykırı olduğu açıktır.
Bir siyasi partinin genel başkanı olan, aynı zamanda da yürütmenin başı ve tek yetkilisi olduğu bir anayasal düzenini kendisi hazırlayan Sayın Cumhurbaşkanı’nın, yetki ve sorumlulukları ölçüsünde sert eleştiriye açık olması gerekliliği demokrasinin yapı taşlarından birisiyken, yargı organları eliyle Cumhurbaşkanının eleştirilmesi önünde zırh oluşturulması kabul edilemez bir tutumdur.
Henüz yargı tarafından karar verilmemişken Adalet Bakanı’nın, Twitter üzerinden telkinde bulunması da Anayasa’da yer alan yargı bağımsızlığı güvencesine aykırıdır.
Meslektaşımız Sedef Kabaş hakkında uygulanan tedbirin derhal kaldırılması gerekmektedir. Ayrıca yargı organların ve Cumhurbaşkanınca atanan bakan ve bürokratların da ifade özgürlüğüne saygı gösteren bir tutum geliştirmesi gerekir.
Meslektaşımız Sayın Sedef Kabaş’ın yanında olduğumuzu, haksız tutukluluğunun da basın meslek ilkelerine saygılı hiçbir gazeteciyi caydırmayacağını gerek bu kararı veren yargıçlara, gerekse de siyasi otoriteye bir kez daha hatırlatıyoruz.
BASIN KONSEYİ
İlk yorum yapan olun