Gezi olaylarının 9’uncu yıldönümünde İstanbul Taksim ve Beyoğlu’nda çıkan olayları izleyen gazetecilerin sistematik şekilde polis şiddetine maruz kalmasını; 3 meslektaşımızın polisler tarafından dövülmesini ve 6 meslektaşımızın da gözaltına alınarak görev yapmalarının engellenmesini kınıyoruz.
Olayların yıldönümünde açıklama yapmak ve Gezi Parkı’na yürümek için toplanan gruplara biber gazıyla müdahale eden polisler, halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkı için görev yapan TELE 1 muhabiri Engin Açan ve kameraman Umutcan Yitük ile HALK TV muhabiri Erdinç Yılmaz’a saldırmıştır.
Yukarıdan verilen talimatla hareket ettikleri anlaşılan polisler, tartaklayıp çembere aldıkları meslektaşlarımızı büyük bir hınçla tokatlamış, yumruklamış ve yerlerde tekmelemiştir. Çeşitli yerlerinden yaralanan meslektaşlarımız, darp raporu alıp saldırıyı yapan polislerden şikâyetçi olmuştur.
Polis şiddeti bununla da kalmamış, olayları takip eden HALK TV’den Ozan Demiriz, FLASH TV’den Dilan Polat, Sevda Doğan ve Derin Aydoğdu ile BirGün gazetesi muhabiri Gökay Başcan ve Evrensel gazetesi muhabiri Meryem Akyol da gözaltına alınarak görev yapmaları engellenmiştir.
Olay son derece vahimdir ve Anayasal teminat altında olan basın özgürlüğü, polis şiddetiyle engellenmeye kalkışılmıştır. Basına yönelik saldırılar sistematik şekilde tırmandırılırken, durum endişe verici olmaktan çıkmış, ürkütücü boyutlara ulaşmıştır.
Bu saldırılar her şeyden önce meslektaşlarımızın şahsında halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkını; ifade ve basın özgürlüğünü hedef almıştır, asla kabul edilemez.
Basın Konseyi olarak saldırıya uğrayan ve gözaltına alınan meslektaşlarımıza ve görev yaptıkları yayın kuruluşlarına geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor; gazetecileri hedef alan polis şiddetine son verilmesi için siyasi iktidarı bir kez daha göreve çağırıyoruz.
BASIN KONSEYİ
