![Kararlar](https://i0.wp.com/basinkonseyi.org.tr/wp-content/uploads/2020/07/tart%C4%B1%C4%B1%C4%B1%C4%B1%C4%B1%C4%B1%C4%B1-scaled.jpg?resize=678%2C381&ssl=1)
DOSYA NO : 2020- 23
KARAR TARİHİ : 17.06.2020
ŞİKAYET EDEN : 1- Meral Danış BEŞTAŞ (HDP Grup Başkan Vekili)
2- Hakkı Saruhan OLUÇ (HDP Grup Başkan Vekili)
ŞİKAYET EDİLEN : Hilal KAPLAN (Sabah gazetesi yazarı)
(Barbaros Caddesi Cam Ham No:153 BEŞİKTAŞ / İSTANBUL)
İKAYET KONUSU :
Sabah gazetesi yazarı Hilal Kaplan’ın 18.05.2020 tarihinde köşesinde yayınlanan ‘İstediğiniz sorudan başlayabilirsiniz’ başlıklı yazısının, Kurtalan Belediye Başkanı Baran Akgül’ün gözaltına alınmasına değinilen bölümdeki ifadelerde Basın Meslek İlkeleri’nin ihlal edildiği iddiasıyla başvuruda bulunulmuştur.
HDP Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş ve Hakkı Saruhan Oluç, 21.05.2020 tarihinde Basın Konseyi’ne gönderdikleri şikayet başvurusunda, şikayet edilenin Yeni Şafak gazetesinde iki gün önce yayımlanan ve tekzip ettikleri ‘HDP’li Belediye Başkanı’nın ajandasından bomba kılavuzu çıktı’ başlıklı habere atıfta bulunarak, partilerine ve mensuplarına iftira attığını savunmuşlardır. Şikayet başvurusunda şu ifadeler yer almıştır:
“Sabah gazetesi yazarı Hilal Kaplan, Yeni Şafak gazetesinin gerçek dışı haberini doğruymuş gibi sahiplenerek ‘Geçtiğimiz hafta HDP’li Kurtulan Belediye Başkanı Baran Akgül gözaltına alınmıştı. CHP ve benzerleri demokrasiye darbe nakaratını söylemeye başlamıştı ki Akgül’e ait not defterindeki bir tarif neyle karşı karşıya olduğumuzu bir kez daha gösterdi. Bombada anahtar sistemi başlığı altında, nasıl bomba yapılacağı ve kurbanlardaki etkisinin ne olacağı yazılıydı. Akgül’ün not defterindeki bu tarif, sadece bombayı değil, HDP’nin ana muhalefetin iddia ettiği gibi bir siyasi partiden çok ötesi olduğunu da gösteriyordu’ şeklinde gerçek dışı, suçlayıcı yorumlarda bulunmuştur.
Kaplan, iddianın doğruluğunu araştırma gereği dahi duymadan, teyit etmeden ve Halkların Demokratik Partisi’nin kesin bir dille yalanladığı tekzip metnini dikkate almadan basın etik kurallarını ve anayasal yasal sınırları hiçe sayarak yaptığı yorumlarla, bir yazar olmanın ötesinde aynı operasyonel sürecin bir aktörü ve parçası olarak hareket etmiştir.”
Söz konusu yazıyla ilgili hukuki süreci başlattıklarını belirten şikayetçiler, şikayet edilen hakkında Basın Meslek İlkeleri’ni ihlalden ‘kınama’ kararı alınmasını talep etmiştir.
UZLAŞMA ÖNERİSİ :
Şikayet başvurusu, şikayet edilen Sabah gazetesi yazarı Hilal Kaplan’a 22.05.2020 tarihinde PTT ile ulaştırılmış ve posta ‘alındı’ belgeleri gelmiştir.
Şikayet edilen, başvurudaki iddialara süresinde yanıt vermemiş ve taraflar arasında uzlaşma sağlanamamıştır.
DEĞERLENDİRME :
Şikayet konusu yazı, Sabah gazetesinde 18.05.2020 günü gazetenin yazarlarından Hilal Kaplan’ın köşesinde yayımlanmıştır. ‘İstediğiniz sorudan başlayabilirsiniz’ başlıklı yazının konusu, İyi Parti ile HDParasında seçim ittifakı yapılıp yapılmadığı tartışmaları olmuştur.
Bu iki partinin seçimlerde bazı seçim bölgelerinde ittifak yaptıklarını iddia eden ve parti sözcülerinin açıklamalarına yer veren yazar, ‘Başkan’dan bomba tarifler’ ara başlığı ile kaleme aldığı son bölümde, Yeni Şafak gazetesinde yer alan Kurtalan Belediye Başkanı HDP’li Baran Akgül’ün gözaltına alınması ve evinde yapılan aramada bir ajanda yaprağında bomba yapım tarifi çıktığı ileri sürülen haberdeki iddiaları aktarmıştır.
Şikayet edilen köşe yazısında HDP’li Başkan Akgül’ün not defterinde bombanın nasıl yapılacağı ve kurbanlarda etkisinin anlatıldığı ileri sürülerek, “Bu tarif sadece bombayı değil, HDP’nin ana muhalefetin iddia ettiği gibi bir siyasi partiden çok ötesini de gösteriyordu. O sayfa sadece bomba tarifini göstermiyor. Aynı zamanda yaşlı vatandaşlarımızdan ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza değin yardım eli uzatılan VEFA grubuna bile saldıran PKK’nin kirli saldırılarını savunan bu partinin siyaset dışı gayrimeşru olduğunu da kanıtlıyor” ifadelerine yer verilmiştir. Şikayet edilen, kaynak göstermemekle birlikte Yeni Şafak gazetesinin iki gün önce yayımladığı ‘HDP’li Belediye Başkanı’nın ajandasından bomba kılavuzu çıktı’ başlıklı haberdeki bilgileri, HDP’nin PKK terörüne destek olduğunu savunduğu yazısında bir kanıt olarak kullanmıştır.
Şikayet edilen yazar, HDP Merkez Yürütme Kurulu’nun ‘söz konusu ajandanın, gözaltına alınan başkana ait olmadığı’ açıklamasından ya haberdar değildir ya da inandırıcı bulmadığı için o açıklamadan söz etmemiştir. Zaten yazının genelinde ise belediye başkanının şahsı değil, mensup olduğu parti HDP asıl konu edilmiştir. Yazıdaki ‘HDP’nin siyasi partiden çok öte olduğu’ ve ‘PKK’nin kirli saldırılarını savunan bu partinin siyaset dışı gayrimeşru olduğu’ ifadeleri hayli sert ve sarsıcı ifadelerdir. Ancak, siyasetçiler ve siyasi partiler, normal bireyler ve kuruluşlardan farklı olarak bu tür ağır ifadelerle yapılan sarsıcı eleştirilere, hatta suçlamaya varan ifadelere tolerans gösterir ve katlanırlar.
Şikayet edilen köşe yazarıdır, yazısında haber verme amacını gütmemiş, kendince siyasi analiz yaparak görüş açıklamıştır.Kamuoyunca bilinen haberi, mensubu olduğu gazetenin yayın politikasını ve kendi siyasal görüşünü önceleyerek yorumlamıştır. Elbette taraflı davranmış ve savunduğu siyasetçilerin, şikayetçilerin yöneticisi oldukları partiye karşı defalarca yaptıkları eleştiri ve suçlamaları sert ve sarsıcı ifadelerle tekrarlamıştır. Şikayete konu olan köşe yazısının eleştiri hakkı ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi de tartışılabilir.
SONUÇ :
Basın Konseyi Yüksek Kurulu, koronavirüs salgını nedeniyle alınan önlemler kapsamında 17.06.2020 tarihinde videokonferans yoluyla gerçekleştirdiği toplantıda şikayet dosyasını elealmıştır. Üyeler, daha önceden kendilerine ulaştırılan dosya üzerinde Genel Sekreterlik önerisini dinledikten sonra, konuyu canlı bağlantıda müzakere etmiştir.
Yüksek Kurul üyelerinin büyük çoğunluğu, Genel Sekreter’in şikayet konusu yazının haber değil, köşe yazısı olduğu için ‘ifade özgürlüğü kapsamında’ değerlendirilmesi önerisine katılmamış; aksine Basın Meslek İlkeleri’nin birden çok maddesinin ihlal edildiğini savunmuştur. Söz konusu üyelere göre, köşe yazarları halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkı açısından çok önemli ve hassas bir konumdadırlar. Bu bakımdan, doğruluğu henüz kanıtlanmamış iddiaları birer olgu gibi lanse ederek kamuoyunun yanlış yönlendirilmesi riski altına girmesine yol açmamalıdırlar. Kurul üyelerinin çoğunluğuna göre, şikayet edilen yazar, gerek kendi siyasi tutumu gerekse mensubu olduğu gazetenin yayın çizgisi doğrultusunda, kasıtlı olarak HDP’yi veya bazı üyelerini küçük düşürücü ve/veya suçlayıcı şekilde davranmıştır.
Buna karşılık, söz konusu yazıda etik ihlali olmadığı yönünde görüş bildiren üyeler de olmuştur. Söz konusu üyelere göre, ortada bir köşe yazısı vardır; burada öne sürülen görüşlerin sübjektif olması mümkün ve olağandır. Gazetelerde yer alan haberlerden hareketle köşe yazarının HDP’yi veya bazı üyelerini hedef alan açıklamalar yapması, bunlar nesnel olmasa ve hatta rencide edici olsa bile, ifade özgürlüğü hakkı kapsamında ele alınmalıdır.
Yapılan müzakereler sonunda Yüksek Kurul şikayet konusu köşe yazısında, Basın Meslek İlkeleri’nin “Kişileri ve kuruluşları eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşüren, aşağılayan veya iftira niteliği taşıyan ifadelere yer verilemez” şeklindeki 4’üncü ve “Yasaların suç saydığı eylemler gerçek olduğuna inandırıcı makul nedenler bulunmadıkça kimseye atfedilemez” şeklindeki 10’uncu maddelerinin ihlal edildiğini OY ÇOKLUĞU ile saptamıştır.
Netice olarak Yüksek Kurul’un yaptığı müzakereler sonunda söz konusu şikayet başvurusuyla ilgili kararları şöyle oluşmuştur:
a) Başvurunun kabulüne;
b) Sabah gazetesinde yayımlanan ‘İstediğiniz sorudan başlayabilirsiniz’ başlıklı köşe yazısı nedeniyle şikayet edilen gazeteci- yazar Hilal Kaplan hakkında Basın Meslek İlkeleri’nin iki maddesini ihlalden OY BİRLİĞİ ile ‘UYARI’ kararı verilmiştir.
İlk yorum yapan olun