BKYK KARARI 2023-42

BASIN KONSEYİ, YENİ ŞAFAK GAZETESİ HAKKINDAKİ ŞİKÂYETTE
‘KINAMA’ KARARI VERDİ

YÜKSEK KURUL KARARI

DOSYA NO              :  2023 – 42
KARAR TARİHİ : 10.11.2023
ŞİKÂYET EDEN      :  Cinsel Eğitim Tedavi ve Araştırma Derneği (CETAD)
Büyükdere Caddesi Gümülcineli Apartmanı No: 20/10 ŞİŞLİ – İSTANBUL
VEKİLİ : Av. Oya ÖZNUR
Molla Fenari Mahallesi, Türkocağı Caddesi No: 9 Kat: 3 FATİH – İSTANBUL
ŞİKÂYET EDİLENLER :  1- Rabia ŞENOL (Yeni Şafak muhabiri)
2- Ersin ÇELİK (Yani Şafak Yazı İşleri Müdürü)
Maltepe Mahallesi Fetih Caddesi No:6 Dk:4 Topkapı ZEYTİNBURNU / İSTANBUL
ŞİKAYET KONUSU   :
YENİ ŞAFAK gazetesinin internet sitesinde 30.08.2023 tarihinde muhabir Rabia
Şenol imzasıyla yayınlanan “Yardım Arayan Anneye LGBT Tuzağı” başlıklı haberde
Basın Meslek İlkeleri’nin ihlal edildiği iddiasıyla şikâyette bulunulmuştur.
Şikâyetçi, Cinsel Eğitim Tedavi ve Araştırma Derneği’nin (CETAD) vekili Av. Oya
Öznur, 15.09.2023 tarihinde Basın Konseyi’ne yaptığı başvuruda, şikâyet konusu
haberin gerçeği yansıtmadığını ve muhabirin kurguladığı gerçek dışı senaryodan
ibaret olduğunu savunmuştur. Başvuruda özetle şu ifadelere yer verilmiştir:
“25 yıllık geçmişe sahip sivil toplum kuruluşu olan CETAD, tüzüğünde belirtildiği
üzere, sadece ruh sağlığı alanında çalışan meslek mensuplarına eğitim sunan bir
dernektir. Üyeleri psikiyatrist, psikolog, rehberlik ve danışmanlık uzmanı, sosyal
hizmet uzmanı, hemşire ve eğitimcilerden, yani ruh sağlığı alanında çalışan
profesyonellerden oluşmaktadır. Cinsel sağlık, cinsel işlev bozuklukları ve cinsel
travmalar alanında ruh sağlığı uzmanlarına mesleki gelişim sağlamaları için bilimsel
etkinlikler düzenlemekte ve eğitim modülleri hazırlamaktadır.
CETAD, hasta başvurusu almamakta, çocuk ya da yetişkin olsun kimseye sağlık
hizmeti veya danışmanlık sunmamaktadır. Dernekte psikolog ya da psikiyatrist
çalışmamaktadır. Hasta kabul edilmeyen ve sağlık hizmeti sunulmayan CETAD
bünyesinde, hiçbir hastanın veya yakınının haberde iddia edildiği gibi ‘şokla
karşılaşacağı’ ya da ‘yanlış yönlendirileceği’ bir durumun yaşanması mümkün
değildir.
Oysa yapılan haber tümüyle gerçek dışıdır. Haberi hazırlayan Rabia Şenol ve
yayınlayan www.yenisafak.com gazetesi, haberi teyit etmek üzere müvekkil derneğe
ulaşmamış, tek bir soru dahi yöneltmemiştir. Şayet soruştursalardı, müvekkil
dernekte psikolog veya psikiyatrist çalışmadığını, hasta tedavi edilmediğini, görüşme

ya da terapi yapılmadığını ve söz konusu ithamların gerçek dışı olduğunu
öğrenebilirlerdi.”
Başvuruda şikâyet edilenler hakkında Basın Meslek İlkeleri’nin 4, 6 ve 13’üncü
maddelerini ihlalden yaptırım uygulanması talep edilmiştir.
UZLAŞMA ÖNERİSİ        :
Şikâyet başvurusu, şikâyet edilen Yeni Şafak gazetesi muhabiri Rabia Şenol ve
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ersin Çelik’e, 22.09.2023 tarihinde PTT aracılığı ile
gönderilmiş ve ‘alındı’ belgeleri gelmiştir. 
Şikâyet edilenler başvurudaki iddialara süresinde yanıt vermemiş ve taraflar arasında
uzlaşma sağlanamamıştır.
GENEL SEKRETERLİK GÖRÜŞÜ  :
Şikâyet edilen “Yardım Arayan Anneye LGBT Tuzağı” başlıklı haber 30.08.2023
tarihinde Yeni Şafak gazetesi ve gazetenin internet sitesinde, muhabir Rabia Şenol
imzasıyla yayınlanmıştır.
Haberde LGBT eyleminde çekilen bir fotoğraf ile “17 yaşındaki çocuğunun ‘eşcinsel
eğilimlerinin’ tedavisi için Cinsel Eğitim Tedavi ve Araştırma Derneği’nden (CETAD)
yardım isteyen anne Ü.Ş. bir şokla karşılaştı. Ü.Ş. dernekteki iki psikoloğun
çocuğuna, ‘Mutluysan hayatına böyle devam etmelisin. Bu senin tercihin, ailen de
kabul edecek’ dediğini anlattı. Ü.Ş. ‘Sonra beni, çocukları LGBT’li ebeveynlerin
bulunduğu WhatsApp grubuna aldılar. Orada size cinsiyet değiştirme sürecinde
maddi-manevi destek olacağız diyorlar’ ifadelerini kullandı” spotuna yer verilmiştir.
Şikâyete konu haber, açık adı yazılmayan Ü.Ş. rumuzlu bir kişinin iddialarına
dayandırılmıştır. Habere göre Ü.Ş., oğlunun eşcinsel eğilimlerinin tedavisi için
CETAD’a başvurmuştur. Ü.Ş., orada yine adları Ş.U. ve E.Y. rumuzuyla verilen iki
psikologdan destek aldıklarını, psikologların oğluna ‘Sen mutluysan böyle devam et,
ailen kabul edecek’ dediğini, kendisini de çocukları LGBT’li olan ailelerinin yanına
yönlendirdiklerini anlatmıştır. Ü.Ş.’nin açıklamalarında, CETAD’ın bilinçlendirme adı
altında cinsiyet değiştirme yönlendirmesi yapıp maddi ve manevi destek vaadinde
bulunulduğu iddia ettikten sonra, “Aileleri kendi iletişimde oldukları psikologlara ve
doktorlara yönlendiriyorlar. Her ay toplantılar gerçekleştirip yılda 2 kere lüks otellerde
kamplar düzenliyorlar. Birbirleri arasında inanılmaz bağlantılar var. Çete gibi
çalıyorlar. Her geçen gün gruptakilerin sayıları artıyor” ifadelerine yer verilmiştir.
Haberin son paragrafında ise eşcinsel çocukları olan ailelere terapi verdiği belirtilen
İstanbul Medeniyet Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Akın’ın, konuya ilişkin
görüşüne yer verilmiştir. Prof. Akın, bazı yerlerden fonlanan lobiler ve sözde sağlık
kuruluşlarının ebeveynlerle bir olup çocukları LGBT’ye yönlendirdiği, çocukların ve
ailelerin bunların ağına düştüğünü söylemiştir.
Şikâyet edilen haberde, adı rumuzlu verilerek kim olduğu okurdan gizlenen bir kişinin
anlatımı/iddiaları, hiçbir araştırma ve sorgulama yapılmadan, suçladığı dernek
yetkililerinin görüşüne de başvurulmadan, kesin gerçek olarak sunulmuştur. Şikâyetçi
dernek, tek yanlı iddialarıyla şaibeli işler yapmak; kişileri zorla cinsiyet değiştirmeye
yönlendirmek; çete gibi çalışmakla suçlanmıştır. Kanıtını ortaya koymadan sadece

meçhul bir kişinin söylemiyle şikâyetçi derneğin ‘yardım isteyen anneye LGBT tuzağı
kurduğu’ ithamında bulunularak, toplumdaki saygınlığının hedef alınması, eleştiri ve
ifade özgürlüğü sınırlarını aşan etik ihlali olarak değerlendirilmelidir.
Açıklanan bu nedenlerle şikâyet edilen “Yardım Arayan Anneye LGBT Tuzağı”
başlıklı haberde Basın Meslek İlkeleri’nin “Kişileri ve kuruluşları, eleştiri sınırlarının
ötesinde küçük düşüren, aşağılayan veya iftira niteliği taşıyan ifadelere yer verilemez”
şeklindeki 4’üncü;
“Soruşturulması gazetecilik olanakları içinde bulunan haberler, soruşturulmaksızın
veya doğruluğuna emin olunmaksızın yayınlanamaz” şeklindeki 6’ncı maddelerinin
ihlal edildiği kanaatindeyiz. Şikâyet edilenler hakkında Basın Meslek İlkeleri’nin 4 ve
6’ncı maddelerini ihlalden ‘KINAMA’ kararı alınmasını öneririz.
YÜKSEK KURUL DEĞERLENDİRMESİ :
Basın Konseyi Yüksek Kurulu, şikâyet başvurusunu 10.11.2023 tarihinde yaptığı
toplantısında görüşmüştür. Genel Sekreterlik raporunun sunumunun ardından
Yüksek Kurul dosyanın müzakeresine geçmiştir.
Şikâyet eden dernek, haberde yer alan iddiaların tümüyle uydurma ve yalan
olduğunu öne sürmektedir. Şikâyet edilen ise savunma hakkını kullanmamıştır.
Yüksek Kurul, olay yargılaması yapan mahkemesi değildir, ne böyle bir yetkisi ne de
imkanı vardır. Dolayısıyla, somut olayda, hangi tarafın doğruyu söylediğini kesinkes
tespit etmek, Yüksek Kurul için mümkün değildir. Fakat bu husus, Basın Meslek
İlkeleri incelemesi açısından bir sonuca varabilmek için şart da değildir. Şüphesiz,
şikâyet edilen tarafın ‘yalan haber’ yaptığının tespit edilmesi durumunda özellikle
vahim bir ihlal söz konusu olacaktır. Fakat bu olayda, tarafların birbiriyle taban tabana
çelişen iddiaları ve Kurulun bir ceza mahkemesi gibi maddi gerçeği ortaya çıkarma
amaç ve olanağının olmaması karşısında, haberde yer alan türden bir
yönlendirmenin olup olmadığı konusunda kesin bir kanaate varmak mümkün
olmamaktadır. Buna karşılık, Basın Meslek İlkeleri’nin 6’ncı maddesi, muhabire ve
gazeteye temel bir yükümlülük yüklemektedir; bu da, soruşturulması gazetecilik
olanakları içinde bulunan haberlerin ancak ve ancak ‘soruşturulduktan’ ya da
‘doğruluğuna emin olunduktan’ sonra yayımlanmasıdır. Bu da çeşitli Anayasa
Mahkemesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Yargıtay kararlarında istikrarlı
olarak ortaya konulduğu üzere, muhabir ve gazete açısından ‘görünür gerçeği’ ya da
‘şekli gerçeği’ araştırmadan haber yapmamayı gerektirmektedir. Yani, muhabir,
gündeme getirdiği hususların doğruluğunu elindeki tüm gazetecilik olanakları
kullanarak araştırmalı ve doğruluğuna kanaat getirmesini sağlayacak verilere
ulaştıktan sonra haberi yapmalıdır.
Oysa şikâyet edilen haberde, iddiaların doğruluğunun araştırıldığına dair hiçbir bulgu
veya gösterge yoktur. O halde, hele bu haberdeki gibi son derece ağır iddia ve
ithamların, salt bir kişinin (hem de anonim bir şahsın) soyut beyanı üzerine haber
yapılması meslek ilkelerine aykırıdır. Keza, haberde iddialar kesinlikle doğruymuş gibi
bir dilin kullanılması; iddiaların henüz doğrulanmamış olduğunun ortalama bir
okuyucu tarafından kolayca anlaşılacak şekilde haber dilinin kurgulanmaması, yine
gazetecilik meslek etiği açısından kabul edilemezdir. İddiaların muhatap derneğe
sorulmamış olması da temel bir hatadır.

Bu nedenlerle, yukarıda izah edilen şekilde haber yapılması, 6. maddenin gereklerine
net şekilde aykırıdır. Keza, bir sivil toplum kuruluşuna, görev amacı ve alanının dışına
çıkarak ve ‘tuzak kurmak’ suretiyle çocukları cinsel yönelim açısından kendi istedikleri
şekilde yönlendirdikleri yönünde itham ve suçlamada bulunmanın söz konusu dernek
açısından küçük düşürücü olduğu açıktır. Bu bakımdan 4’üncü maddenin de ihlali söz
konusudur.
Yüksek Kurulda çoğunluk, haberde Basın Meslek İlkeleri’nin 4 ve 6’ncı maddelerinin
ihlal edildiğinde görüş birliğine varırken, bazı üyeler bunun yeterli olmadığını ve 1’inci
madde ihlalinin de söz konusu olduğunu savunmuştur. “Yardım isteyen anneye LGBT
tuzağı” başlığı ile LGBT kavramının veya bireylerin tuzak olabilecek nitelikte olduğu
belirtilmesinden; toplumda bazı bireylerin kötü gösterilip aşağılanmasından dolayı etik
ihlali yapıldığı gerekçe göstermiştir. Yüksek Kurul, haberde Basın Meslek İlkeleri’nin
1’inci maddenin ihlal edilip edilmediğini de tartışmış, ancak çoğunluk 4 ve 6’ncı
maddelerin ihlal edildiği ve şikâyet edilenler hakkında ‘kınama’ kararının verilmesinin
uygun olduğu görüşünde birleşmiştir.
SONUÇ :
Yüksek Kurul müzakerenin tamamlanmasının ardından oylamaya geçmiştir. Şikâyet
edilen haberde Basın Meslek İlkeleri’nin “Kişileri ve kuruluşları, eleştiri sınırlarının
ötesinde küçük düşüren, aşağılayan veya iftira niteliği taşıyan ifadelere yer verilemez”
şeklindeki 4’üncü;
“Soruşturulması gazetecilik olanakları içinde bulunan haberler, soruşturulmaksızın
veya doğruluğuna emin olunmaksızın yayınlanamaz” şeklindeki 6’ncı maddelerinin
ihlal edildiğini OY BİRLİĞİ ile saptayan Yüksek Kurul, OY BİRLİĞİ ile ‘KINAMA’ kararı
almıştır.
Sonuç olarak şikâyet edilen Yeni Şafak gazetesi muhabiri Rabia Şenol ile Sorumlu
Yazı İşleri Müdürü Ersin Çelik haklarında Basın Meslek İlkeleri’nin 4 ve 6’ncı
maddelerini ihlalden OY BİRLİĞİ ile ‘KINAMA’ kararı verilmiştir.

Basın Konseyi heyeti, Ulu Önderimiz Atatürk’ün vefatının 86. yıldönümü nedeniyle özel izinle Anıtkabir’i ziyaret programı gerçekleştirdi.
Haberler

BASIN KONSEYİ HEYETİ ANITKABİR’İ ZİYARET ETTİ

Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, Anıtkabir Özel Defteri’ne yazdığı mesajda “Aziz Atatürk. Bir asır önce, ‘Basın milletin müşterek sesidir. Basın özgürlüğünden doğacak mahzurların giderilme vasıtası yine basın özgürlüğüdür’ demiştiniz. Ne var ki milletin ortak sesi ve kuvveti, rehberi olduğunu söylediğiniz basının, bir takım güçlerce kuşatma altına alındığını size şikâyet etmek istiyoruz” ifadelerine yer verdi. […]